Lent.az
98 yaşındaki Alman jimnastikçi Johanna Quaas, dünyanın en yaşlı aktif jimnastikçisi olarak Guinness Rekorlar Kitabı'na girdi.
Birçok insanın atletizm kariyeri otuz yaşına kadar sona erse de, 1925'te Almanya'da (o zaman Weimar Cumhuriyeti) doğan Johanna Quaas, jimnastik aletlerindeki ustalığını sergilemeye devam ediyor.
Lent.az'ın dış medyaya atıfta bulunarak verdiği habere göre, jimnastikle tanışması dokuz yaşında başladı ve ilk yarışması 1934'te gerçekleşti.
Başlangıçta Quaas, Olimpiyatlarda yer almak istese de, hobi olarak jimnastik yaparak dünya yıldızı olmak gibi iddialı hedefler koymadı. Zamanla kendini Stuttgart'ta antrenörlüğe adadı.
Ancak 1945'ten sonra jimnastik de dahil olmak üzere bireysel sporlar gözden düştü ve Johanna geçici olarak hentbola geçmek zorunda kaldı. En sevdiği jimnastiğe ancak 1947'de geri dönebildi.
Yirmi iki yaşında Johanna Quaas, aktif performanslardan uzaklaşarak antrenörlüğe odaklandı.
Üç çocuk büyüttükten sonra Quaas, 1982'de 57 yaşında spora unutulmaz bir dönüş yaptı. Yaşına rağmen enerjik ve jimnastiğe bağlı kaldı.
Daha dönüş yaptığı yılda, yaşlı sporcular için düzenlenen Almanya Şampiyonası'nda on bir madalya kazandı.
1990'dan beri, Alman Jimnastik Federasyonu tarafından düzenlenen en büyük ulusal turnuva olan "Deutsches Turnfest"in daimi katılımcısıdır.
Johanna Quaas hala Guinness Rekorlar Kitabı tarafından resmi olarak onaylanmış gezegenin en yaşlı aktif jimnastikçisi unvanını elinde tutuyor.
Paralel barlardaki performansı etkileyici ve beceri seviyesi kendisinden çok daha genç sporcularla karşılaştırılabilir.
Quaas, bağlılığın ve aktivitenin yaş sınırı olmadığının parlak bir örneğidir.
Formunun sırrı sorulduğunda, basit ilkelerin önemini vurguluyor: tam sekiz saat uyku, dengeli beslenme, yeterli su alımı, her gün sabah jimnastik egzersizleri ve en önemlisi hayata olumlu bir bakış açısı sürdürmek ve olumsuz düşüncelerden uzak durmak.
Johanna Quaas'ın hikayesi, her yaştan ve meslekten insanı fiziksel ve zihinsel sağlıklarını korumak için çaba göstermeye teşvik ederek, her yaşta aktif ve neşeli bir yaşamın mümkün olduğunu kanıtlıyor.
