Dünya güreşinin yaşayan efsanesi, kadınlar güreşinde beş kez Olimpiyat Oyunları'na katılan (bunların dördünde şeref kürsüsüne çıktı - ed.), Azerbaycan milli takımının eski üyesi Mariya Stadnik, İdman.Biz'e röportaj verdi.
- Mariya, şu anda ne işle meşgulsün?
- Ofisteyim (gülüyor). Kariyerimi bitirdikten sonra, bu yılın şubat ayından itibaren kadınlar güreş takımının koordinatörüyüm. Takıma, tüm yaş gruplarına liderlik ediyorum, kadın güreşiyle ilgili sorunları analiz ediyorum ve yetenekli sporcular arıyorum.
- Son dokuz ayda yeni yetenekler bulabildin mi?
- Dokuz ayda hamile kalınabilir, ben ise kadın güreşiyle "hamile kaldım", ama henüz doğurmadım (gülüyor). Yeteneği keşfedip yetiştirmek, onu büyük zaferlere hazırlamak için beş-altı yıla ihtiyacım var.
- Önümüzdeki beş-altı yıl içinde herkesin tanıdığı ve saygı duyduğu öğrencilerin olacak mı?
- Kendi öğrencilerim yok, bu konuda nötrüm. Amacım takımdaki her kızın sonuç göstermesi, herkesin herkesten bahsetmesi ve her birinden olumlu sonuçlar beklenmesidir. Şu anda çok yetenekli kızlar var ve onlara inanıyorum, ancak zaman gösterecek.
- Olumsuz olaylar seni nasıl bu kadar pozitif tutabiliyor?
- Asıl olan içimizde, etrafımızda değil. Bir insanın içinde ne kadar inanç ve sevgi varsa, dış etkiler onu o kadar az etkiler.
- Kendini bir efsane gibi hissediyor musun? Beş Olimpiyat Oyunu, dördünde şeref kürsüsüne çıkmak, sayısız unvan…
- Hayır, kendimi bir efsane gibi hissetmiyorum, ne canlı ne de başka bir şekilde (gülüyor). Sadece benim yapabildiğimi henüz kimse yapamadı.
- Başarın birisi tarafından tekrarlanabilir mi?
- Bence tekrarlayabilirler. Sonuçta ben yaptım! Bunu onlar da anlıyor. Her şeyin mümkün olduğunu görüyorlar. Önemli olan, bunu başarmak ve gerçekleştirmek istemeleri.
- Kariyerinin en mutlu üç anı hangileri?
- Güreşe başladığım ve güreşi bitirdiğim anlar (gülüyor). Ama ciddi olmak gerekirse, büyük zaferlerle ilgili her an benim için mutlu oldu.
- Büyük başarısızlıklar yaşadın mı? İçlerinde seni hala rahatsız eden var mı?
- Hayır, böyle şeyler yok. Eskiden başarısızlık olduğunu düşünürdüm, ama şimdi anlıyorum ki, istediğim gibi gitmeyen her şey sadece benim deneyimim.
- En değerli üç dileğini söyleyebilir misin?
- Birincisi - Vatanım Ukrayna'da savaşın sona ermesi. İkincisi - çocuklarımın sağlıklı olması. Üçüncüsü - insanların barışı değerlendirmesi ve saygı duyması, birbirini sevmesi.
Vugar Vugarli